İsrail'in uyguladığı ablukayı aşmak ve Gazze bölgesine insani yardım ulaştırmak amacıyla hareket eden Küresel Sumud Filosu, saldırıya uğrayarak içerisinde yüzlerce aktivist barındıran tekneleriyle uluslararası sularda İsrail güçleri tarafından durduruldu. Olay, dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, alıkonulan aktivistlerin durumu endişe verici bir hal aldı.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan Açıklama
Olayla ilgili olarak Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, sosyal medya platformu X üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Keçeli, İsrail tarafından alıkonulan Türk vatandaşları ile ilgili resmi bir bilgilendirme yaptı. Gelişmelerin takip edildiğini belirten Keçeli, Konsolosluk ve diğer resmi kanallar aracılığıyla süreçlerin hızlandırıldığını ifade etti. Bakanlığın, olayın başından bu yana durumu yakından izlediği ve gerekli diplomatik girişimlerin gerçekleştirildiği bilgilerine yer verdi. Keçeli'nin açıklamaları, Türkiye Cumhuriyeti'nin yurttaşlarına sahip çıktığının ve uluslararası hukukun ihlal edilmeye çalışıldığına dair bir mesaj verdiğinin göstergesi oldu.
İlk Uçak Seferi Gerçekleşiyor
Keçeli, alıkonulan Türk aktivistlerden 36'sının bugün öğleden sonra Türkiye'ye döneceğini duyurdu. Bu ilk uçak seferinin, özel bir uçakla gerçekleştirilmesi planlanıyor. Ancak, dönüş yapacak toplam aktivist sayısının henüz kesinleşmediği bilgisi de verildi. Uçak seferi ile birlikte, Gazze'ye gönderilmek üzere yola çıkan aktivistlerin geri dönüşlerinin sağlanması açısından önemli bir adım atılmış olacak. Keçeli'nin verdiği bilgiler doğrultusunda, geri dönüş seferinde 36 Türk vatandaşının yanı sıra, üçüncü ülke vatandaşlarının da yer alması planlanıyor. Bu durum, olayın uluslararası boyutunu gözler önüne seriyor ve daha geniş bir sorumluluk paylaşımı gerektirdiğini ortaya koyuyor.
Kalan Aktvistler İçin Çalışmalar Sürüyor
Öncü Keçeli, İsrail'in elinde alıkonulan diğer Türk vatandaşları için de çalışmaların sürdüğünü belirtti. Kalan aktivistlerin ülkelerine dönebilmesi için gereken tüm işlemlerin bir an önce tamamlanması amacıyla yoğun bir çaba içinde olduklarının altını çizdi. Dışişleri Bakanlığı'nın, vatandaşların güvenli bir şekilde yurda dönüşlerini sağlamak için ilgili uluslararası kurumlarla da iletişim halinde olduğu ifade edildi. Kalan vatandaşların durumu, Türkiye için büyük bir öneme sahip olurken, vatandaşların haklarının korunması adına her geçen gün bazı adımlar atılmakta. Bu süreç, Türkiye'nin yurttaşları için kararlılıkla yürüttüğü bir diplomatik çabanın örneği olarak kayıtlara geçti.